Erdoğan Şenel
30 Ağustos 2015, 10:53 ·
Merhaba; bugün 30 Ağustos Zafer Bayramı. Yani biz öyle öğrendik.
30 Ağustos 2015, 10:53 ·
Merhaba; bugün 30 Ağustos Zafer Bayramı. Yani biz öyle öğrendik.
Aslı "Kurtuluş Savaşının zaferle
taçlandığı günün yıldönümüdür."
Bugünlerde gözlediğim bu yıl dönümü
kutlamalarında da hep atlanan veya görmezden gelinen getirilen bir taraf var. O da
bu zaferin asıl mimarının Mustafa Kemal olduğu gerçeği.
Kurtuluş Savaşının başarısı Mustafa
Kemal'in üstün kurmay zekasının lider özelliğiyle birleşmesinin bir sonucudur.
Osmanlı ahalisi konumundaki Türk, Kürt,
Arap ve diğer etnik kimliklerden bir halk yaratmış o halkı adım adım örgütleyerek
zor koşullarda bu zaferin kazanılmasını sağlamıştır.
Kuşkusuz o süreç aynı zamanda bir
iktidar alma süreci de olmuştur. Mustafa Kemal'le birlikte olan silah
arkadaşlarının yolları saltanatın kaldırılması ve özellikle hilafetin
kaldırılmasıyla ayrılmış Cumhuriyet hükümetinin yönetim anlayışının "dini
referans alarak mı?" yoksa "çağdaş aklı ve değerleri referans alarak
mı?" olacağı tartışmaları medeni kanunun ve Latin Alfabelerinin kabulüyle son bulmuş
iktidarı aklı ve çağdaş ilkeleri yönetim anlayışı olarak belirleyen güç yani
Mustafa Kemal ve ekibi iktidara egemen olmuştur.
O günden sonra cumhuriyetin bu tercihine
karşı sürekli sinsi bir mücadele başladı.
Latin Alfabenin kabulünden sonra açılan
Millet Mektepleriyle başlayan halka okuma yazma öğretme savaşımı daha sonra
halkı 'o sıra çoğunluk köylüydü' kendi aydınlarıyla buluşturup oradan bir
aydınlanma hareketi başlama amacıyla Köy Enstitüleriyle devam etti. Ancak
bütün bu süreçlerde inancın yönetimi belirlemesinde ısrarlı olanlar mücadeleyi
elden bırakmadılar.
En son 12 Eylül darbesi sonucu Kenan
Evren'in Fetullah Gülen cemaatine yol vermesiyle başlayan inanç tüccarlarının silahlı kuvvetler ve emniyetle birlikte devlette kadrolaşmasıyla inancın siyaset yapmanın aracı haline gelmesi daha sonra hız
kazandı ve bugünlere gelindi.
Bu süreçte adım adım cumhuriyetin
kuruluşunda galip gelen lider Mustafa Kemal unutturulmaya çalışıldı. Bu
unutturmadan adeta "o da kim oluyormuş?" noktasına AKP iktidarıyla
gelindi.
Çanakkale Savaşının yıl dönümünde olsun
cumhuriyeti hatırlatan yıl dönümlerinde olsun Mustafa Kemal ustaca anılmadan
hep geçiştiriliyor.
Burada anlatmak istediğim bugün AKP
iktidarına karşı verilen siyasal mücadele aslında geleceğimizi 'dini referans
alarak mı' yoksa 'aklı, bilimi, insanlığın ürettiği evrensel değerleri
referans alarak mı?' yani 'çağdaş toplum esaslarına göre mi' belirleyeceğimizin ve Hukuk düzeninin 'Şeriat yasalarına
göre mi?' yoksa 'evrensel hukuk ilkelerine göre yapılandırılan yargı ve
evrensel hukuk ilkelerine göre düzenlenen yasalarla mı?' gerçekleşeciğinin yani 'çağdaş Türkiye cumhuriyeti mi' yoksa 'İslam cumhuriyeti mi?' olacağımızın mücadelesidir.
Tercih her yurttaşın bunlara bakarak
veya bu gerçeklerin bilincinde kendi tercihi olmalıdır.
30 Ağustos günü; bugün Mustafa Kemal
Atatürk'ün adeta yok sayılıp kurtuluş savaşının zaferini kutlamanın adeta
geçiştiriliyor olmasını görünce bunları yazma gereği duydum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder